Yürümek, sadece ayakları hareket ettirmekten ibaret değildir

Bazen düz bir yolda yürürken, sanki ters yöne giden otomatik merdivendeymiş gibi hisseder insan. Her adımda birşeyler onu geriye çeker. Yürümeyi, sadece ayakları hareket ettirmekten ibaret olduğunu sanmanın sonucudur bu. Sorunun kaynağı, yolu çok fazla hissediyor olmaktır. Yolu kollamak, sürekli yere bakarak adım atmak değildir. Çünkü yol yere bakarak değil, çevredekileri hissederek güzelleşir. O zaman kuşların şarkıları duyulur, rüzgar hissedilir…
Yolda bazen tek başına kalır insan. Yürürken tek olmak ya da çok kişiyle olmak yolun doğru ya da yanlışlığını göstermez. Doğru yol kişinin kendisidir! Önemli olan tek başına kalınsada aslında “yalnız olmadığını” bilmektir.
Hayat bir yolculuk. Siz doğru düzgün yürüseniz bile bazen işler doğru düzgün yürümez. İşinizi, bir yakınınızı ya da eşinizi yitirirsiniz. Dostlar arkadaşlar destek olmak için kuşatır etrafınızı. Siz belki o sırada “Neden bu evlilik yürümedi” diye düşünürken onlar iyi hissedin diye çabalar, dil dökerler… Halbuki herkes bilir lafla peynir gemisi “yürümez”!
Ne olursa olsun adım atmaktan korkmayın. Yürüyen de sizsiniz, yol da siz. Hiçbir zaman yalnız değilsiniz. Etrafınıza bakın göreceksiniz…
İngiliz futbol takımı Liverpool’un taraftarlarıyla özdeşleşen “You’ll never walk alone”da ifade edildiği gibi fırtınada bile yürürken başınızı hep dik tutun:
Asla yalnız yürümeyeceksin
Fırtınada yürürken başını hep dik tut,
Ve karanlıktan sakın korkma
Çünkü sonunda altın rengi bir gökyüzü
Ve mutluluğun gümüşten şarkısını bulacaksın.
Hayallerin sarsılsa da, alt üst olsa da,
Rüzgarda, yürümeye devam et
Yağmurda, yürümeye devam et.
Kalbinde umutla, yürümeye devam et
Ve bil ki, hiçbir zaman yalnız yürümeyeceksin
Asla ama asla yalnız yürümeyeceksin…

Güzel Sözler - Özlü Sözler - Anlamlı Sözler - Deneme Yazıları Makale