Toplum içinde davranışlarımızı bir düşünce ekseninde tayin ederiz. Bu, kimi zaman bilinçli kimi zamanda bilinçdışı
olabilir. Kiminle hangi konuda görüşeceğimiz, ne için iletişimde olduğumuz, amacımızı nelerin oluşturduğu belirli duygular temellidir. Stephen R. Covey de, insanların birbiri ile olan ilişkilerini 6 temel yaklaşımla açıklıyor. Bu yaklaşımları altı başlık altında inceleyebiliriz.
1. Kazan – kazan
2. Kazan – kaybet
3. Kaybet – kazan
4. Kaybet – kaybet
5. Kazan – kazan
6. Kazan ya da anlaşma yok.
Kazan – kazan: Bu düşünce şeklinde karşılıklı yarar vardır. Yaşam bir işbirliği alanı olarak görülür. Kazan - kazan düşüncesinin temelinde herkes için, her şeyden yeterince vardır, bir insanın başarısı diğerlerinin başarısızlığı anlamına gelmez. Diğerlerinin başarısızlığı pahasına kazanılması da gerekmez, anlayışı yeter.
Kazan – kaybet: Liderlik şekli bakımından otoriter bir yaklaşımdır. Bu yaklaşımı benimseyen insanlar, istediklerini elde etmek için konum, güç, kimlik, varlık ya da kişilerden yararlanırlar.
Kaybet – kazan: Bu yaklaşımı benimseyen insanların istekleri, beklentileri, hayalleri yoktur. Çok çabuk memnun edilebilirler. Onlar kabul edilmekten ya da beğenilmekten güç kazanmaya çalışırlar. Başkalarının egosundan kaynaklanan güçleri onları kolaylıkla sindirir.
Kaybet – kaybet: Bu düşünce şeklini benimseyen kişiler inatçı, kararlı ve kendini düşünen yapıdadır. Bu durumda ikisi de kaybeder, ikisi de hesap sormak ister. İkisi de intikam peşindedir. Düşmanca çarpışma felsefesi görülür. Bu kişilerden birisi karşısındakinin kendisi gibi düşünmesini, kendisi gibi olmasını ister. Aynı zamanda kendi yönünü bulamadığı için çok mutsuz, başkalarına çokça bağımlı olanların da felsefesidir.
Kazan – kazan: Çift yönlü iletişim düşüncesi yerine sadece kazanmak ön plana çıkar. Ö nemli olan sadece istediklerini elde etmektir. Kazan zihniyetinde olan insan, her şeye kendi çıkarları açısından bakar. Başkalarını da kendi kendilerine sorunlarını çözmeye bırakır.
Kazan - kazan veya anlaşma yok: Bu düşünceyi benimseyen kişiler iki tarafında kabul edebileceği, sinerjik bir çözüm elde edemediklerinde bu yolu seçebilirler. Bu yolun temel mantığı “ikimizin de işine yarayacak bir çözüm bulamıyorsak, anlaşma yapmamak konusunda dostça anlaşırız” düşüncesidir.
Zıtlıkların başlangıçta bilinmesi ve anlaşılamayacağının baştan belirginleşmesi, sonradan hayal kırıklığına uğramayı engeller. ”Anlaşma yok” yolu bir seçenek olarak görüldüğünde kişi kendini özgür hisseder.
Psikolog Dr. Işın AKI
Güzel Sözler - Özlü Sözler - Anlamlı Sözler - Deneme Yazıları Makale
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Güzel Sözler - Özlü Sözler - Anlamlı Sözler - Deneme Yazıları Makale