İzleyiciler

Can Ataklı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Can Ataklı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Haziran 2011 Pazartesi

Yok artık Orhan Pamuk - Can Ataklı

Orhan Pamuk’a hep sempatim vardı. Hiç tanımadım ama yazdığı romanları, özellikle çocukluk anılarımı yaşadığım Eskihisar’da geçen Cevdet Bey ve Oğulları’nı çok sevmiştim.

Nobel ödülü aldığında, bunun siyasi bir karar olduğunu bildiğim halde çok sevinmiştim. Okurlardan gelen tepkilere de göğüs germeye çalışmış ve “AKP iktidarının yarattığı iklimde Orhan Pamuk’u anlamak zor olabilir, bu iklim değiştiğinde durum farklı olacaktır” diye savunmuştum.

Ancak Orhan Pamuk insana “yok artık” dedirtiyor.

Bu kadar yetenekli, bilgili, entelektüel gelişimi çok yüksek bir yazarın nasıl bu kadar ülke sevgisizliği içinde olduğunu artık anlamıyorum.

Pamuk yine dış basına konuşmuş.

Sanıyorum Nişantaşı, New York, Londra, Hindistan’ın tatil beldeleri arasında mekik dokuduğundan olacak Türkiye gerçeğini tersten görmeye devam ediyor.

Bir entelektüel olarak hukukun üstünlüğüne, demokrasinin erdemine, insan haklarına saygı göstermesi gerektiği halde, hukuksuzlukların, demokrasiyi ayaklar altına almanın ve insan özgürlüğüne darbe vurulmasının yanında olduğu gibi bir görünüm sergiliyor.

Sovyetler Birliği’nin yıkılmasından ve iki kutuplu dünyanın sona ermesinden sonra Türkiye’de de ordunun gücünü kaybettiğini ve bunun çok doğal olduğunu unutup, iktidarı “ordunun gücünü azalttı” diye alkışlayabiliyor.

Asıl uygulamanın Türkiye’yi dönüştürmek için asker üzerinden tüm muhalefeti susturmak, Türkiye’yi bir korku ülkesine haline getirmek olduğunu nedense görmezden geliyor.

Ne yazık ki, darbeler konusunda bile çok az şey bildiği çıkıyor ortaya. Ordu Türkiye’de hiçbir zaman laiklikle ilgili bir hassasiyet üzerine darbe yapmadı. Hatta öyle ki “Atatürk adına yönetime el koyduklarını” söyleyen 12 Eylül generallerinin dini nasıl kullandıklarını, “Rabıta” desteğini Türkiye’ye soktuklarını bile bilmiyor.