Birisiyle karşılaştığınızda kendinizle karşılaşırsınız aslında.
Benliğiniz, size kendisini takdim eder. Karşınızda duran kişi
sizin bir suretinizdir. O kişiyi karşınıza çıkaran bir peri vardır
içinizde. Pek çok formlarda belirirsiniz kendi önünüzde; lakin
bunların hepsi sizin kendi yansımalarınızdır. Bu yansımalar hakkında ne hissederseniz hissedin sizin bir yanınızı ortaya koyar onlar. Bu size uzak göründüğü denli ürkünç de gelir.
İzleyiciler
21 Temmuz 2011 Perşembe
Modern yaşam çocukları güçsüzleştirdi
İngiltere'de yapılan bir araştırmada, artık sokakta oynamayan çocukların fiziksel olarak daha zayıf hale geldikleri belirlendi.
Acta Paediatrica adlı çocuk sağlığı dergisinde yayımlanan araştırma, ağaca tırmanmak, ip atlamak, top koşturmak gibi oyunlar yerine bilgisayar ve televizyon başında zamanını geçiren çocukların sağlığı konusundaki kaygıyı dile getirdi.
Fitness uzmanı Dr. Sandercock ve ekibi, 2008'de 10 yaşındaki 315 çocuğun katılımıyla gerçekleştirdikleri araştırmayı, 1998 yılında aynı yaş grubundaki 309 çocuk üzerinde yapılan araştırmayla karşılaştırdıklarında, günümüz çocuklarının kaslarının 1990'lı yıllarda büyüyenlere göre daha zayıf olduğunu tespit etti.
Acta Paediatrica adlı çocuk sağlığı dergisinde yayımlanan araştırma, ağaca tırmanmak, ip atlamak, top koşturmak gibi oyunlar yerine bilgisayar ve televizyon başında zamanını geçiren çocukların sağlığı konusundaki kaygıyı dile getirdi.
Fitness uzmanı Dr. Sandercock ve ekibi, 2008'de 10 yaşındaki 315 çocuğun katılımıyla gerçekleştirdikleri araştırmayı, 1998 yılında aynı yaş grubundaki 309 çocuk üzerinde yapılan araştırmayla karşılaştırdıklarında, günümüz çocuklarının kaslarının 1990'lı yıllarda büyüyenlere göre daha zayıf olduğunu tespit etti.
Yaşlandıkça öğrenmek neden zorlaşıyor?
Yaşlandıkça öğrenmenin zorlaşmasının nedeninin, katlanılan stres olduğu bildirildi.
Amerikalı araştırmacılar, yaşlandıkça beyinde öğrenme için gerekli olan sinir hücrelerinin stres nedeniyle büzüştüğünü ve şekillenme özelliğini yitirdiğini belirtti.
Araştırmacılar, fareler üzerinde yaptıkları incelemelerde, beynin orta yaşta, gençlikte olduğu kadar çevik olmadığının görüldüğünü, strese maruz kalan genç hayvanların toparlanabildiğini ancak orta yaşta bu kabiliyetin yitirilmeye başladığını açıkladı.
Amerikalı araştırmacılar, yaşlandıkça beyinde öğrenme için gerekli olan sinir hücrelerinin stres nedeniyle büzüştüğünü ve şekillenme özelliğini yitirdiğini belirtti.
Araştırmacılar, fareler üzerinde yaptıkları incelemelerde, beynin orta yaşta, gençlikte olduğu kadar çevik olmadığının görüldüğünü, strese maruz kalan genç hayvanların toparlanabildiğini ancak orta yaşta bu kabiliyetin yitirilmeye başladığını açıkladı.
Sözler ,Özlü Sözler , Anlamlı Sözler,Yazıları
biology,
brain,
health,
human body,
learn,
medicine,
neden,
old age,
öğrenmek,
science,
yaşlandıkça,
zorlaşıyor
Birimizin yarası hepimizin canını yakıyor !..
Hepimizin yarası, hep aynı yerde…
NOTRE DAMME
NOTRE DAMME
Notre Damme’nin Kamburu adlı filmde, insana dehşet verecek kadar çirkin olan kilise zangoçu Qasimado, güzel çingene kızı Esmeralda’yı darağacından kurtarır ve kilisenin dev çanları arasına saklar.Bunu yaptığı için, baş rahip tarafından kırbaçla dövülür..
Qasimado’yu ilk gördüğünde, tarifsiz bir dehşete kapılan ama sonra bu iyi kalpli zangoca minnet duyan çingene kızı, onun yüzündeki yaralara parmaklarıyla dokunur.Hilkat garibesi zangoç, çingene kızının gözlerine bakar ve “Yaram orada değil, burada” der..Gösterdiği yer kalbidir…
Bizim yaralarımız da tıplı zangoç Qasimado gibi tenimizin altında kanıyor.Gözyaşı kanıyor, alın teri kanıyor, isyan kanıyor, hüzün kanıyor ama hep içimizden kanıyoruz…
Küçük bir çocuk, geçim derdi yüzünden okuldan alındığında, kalem tutarken bile yorulan narin parmaklarıyla, koyu gri, soluksuz bir kaporta atölyesinde zımpara yaptığında, kanayan parmakları değildi…
Sözler ,Özlü Sözler , Anlamlı Sözler,Yazıları
NOTRE DAMME,
Öldürülen Gazeteciler
"Oy Madımak" Hüzünlü Bir Ağıt
"Oy Madımak" Hüzünlü Bir Ağıt
2 Temmuz günüyle birlikte hafızalarımıza kazınan Sivas olaylarının yıldönümünü 18. defa geride bıraktık. Tüm çabalara rağmen, vicdanının sesine kulaklarını kapamadıkça insanlık, Sivas'ı da Maraş'ı da Çorum'u da unutmayacaktır.
Sadık Çelik
Bu sene valilikten Madımak önünde anma etkinliği yapılmasına izin çıkmadı. Buna rağmen 2 Temmuz günü otele doğru yürüyen kalabalığı polis biber gazı sıkarak dağıttı.
2 Temmuz günüyle birlikte hafızalarımıza kazınan Sivas olaylarının yıldönümünü 18. defa geride bıraktık. Tüm çabalara rağmen, vicdanının sesine kulaklarını kapamadıkça insanlık, Sivas'ı da Maraş'ı da Çorum'u da unutmayacaktır.
Sadık Çelik
Bu sene valilikten Madımak önünde anma etkinliği yapılmasına izin çıkmadı. Buna rağmen 2 Temmuz günü otele doğru yürüyen kalabalığı polis biber gazı sıkarak dağıttı.
Sözler ,Özlü Sözler , Anlamlı Sözler,Yazıları
Ağıt,
Hüzünlü,
Oy Madımak
7 Haziran 2011 Salı
Ne iyilik ne kötülük sizi etkilemesin- - Neither good nor evil affect you
Neither good nor evil affect you
yaù sarvatränabhisnehas
tat tat präpya çubhäçubham
näbhinandati na dveñöi
tasya prajïä pratiñöhitä
A.C. Bhaktivedanta Swami Prabhupada Tarafından ÇeviriMaddi dünyada kazanacağı her türlü iyilikten ya da her türlü kötülükten etkilenmeyen,buna ne şükreden ya da bunu hakir gören kişi sıkı bir şekilde mükemmel bilgide sabitleşmiştir.
A.C. Bhaktivedanta Swami Prabhupada’nın Açıklaması
6 Haziran 2011 Pazartesi
Kadına şiddet yakıcı ve bâkir
'Kadına şiddet yakıcı ve bâkir'
Kız Doğursun Anneler adlı dosyasıyla Yunus Nadi Sosyal Bilimler Araştırma Ödülü'ne değer görülen Eray Karınca, hukuk koridorlarına yirmi altı yılını veren bir yargıç. Karınca, çalışmasını bu süreçte tanıklık ettiği olayları ve Türkiye'deki yasal işleyişe dikkat çekmek için yapmış. Karınca'yla Yunus Nadi Ödülleri ve kitabı üzerine söyleştik.
yeni çıkan kitaplar
Yunus Nadi Ödülleri yazın dünyasında önemli, birçok yazara da ödül veren bir yarışma. Bu anlamda yarışma kitap dünyasına neler kazandırıyor?
- Yunus Nadi Ödülleri, Türkiye'nin en saygın ödülüdür. Alanının en iyilerini kamuoyuna duyurarak, kültürel varlığımıza çok önemli katkı sağlıyor.
- Size ödül kazandıran Kız Doğursun Anneler adlı çalışmanın hazırlık sürecini anlatır mısınız?
Kız Doğursun Anneler adlı dosyasıyla Yunus Nadi Sosyal Bilimler Araştırma Ödülü'ne değer görülen Eray Karınca, hukuk koridorlarına yirmi altı yılını veren bir yargıç. Karınca, çalışmasını bu süreçte tanıklık ettiği olayları ve Türkiye'deki yasal işleyişe dikkat çekmek için yapmış. Karınca'yla Yunus Nadi Ödülleri ve kitabı üzerine söyleştik.
yeni çıkan kitaplar
Yunus Nadi Ödülleri yazın dünyasında önemli, birçok yazara da ödül veren bir yarışma. Bu anlamda yarışma kitap dünyasına neler kazandırıyor?
- Yunus Nadi Ödülleri, Türkiye'nin en saygın ödülüdür. Alanının en iyilerini kamuoyuna duyurarak, kültürel varlığımıza çok önemli katkı sağlıyor.
- Size ödül kazandıran Kız Doğursun Anneler adlı çalışmanın hazırlık sürecini anlatır mısınız?
Sözler ,Özlü Sözler , Anlamlı Sözler,Yazıları
bâkir,
kadına,
şiddet,
yakıcı,
yeni çıkan kitaplar
Yok artık Orhan Pamuk - Can Ataklı
Orhan Pamuk’a hep sempatim vardı. Hiç tanımadım ama yazdığı romanları, özellikle çocukluk anılarımı yaşadığım Eskihisar’da geçen Cevdet Bey ve Oğulları’nı çok sevmiştim.
Nobel ödülü aldığında, bunun siyasi bir karar olduğunu bildiğim halde çok sevinmiştim. Okurlardan gelen tepkilere de göğüs germeye çalışmış ve “AKP iktidarının yarattığı iklimde Orhan Pamuk’u anlamak zor olabilir, bu iklim değiştiğinde durum farklı olacaktır” diye savunmuştum.
Ancak Orhan Pamuk insana “yok artık” dedirtiyor.
Bu kadar yetenekli, bilgili, entelektüel gelişimi çok yüksek bir yazarın nasıl bu kadar ülke sevgisizliği içinde olduğunu artık anlamıyorum.
Pamuk yine dış basına konuşmuş.
Sanıyorum Nişantaşı, New York, Londra, Hindistan’ın tatil beldeleri arasında mekik dokuduğundan olacak Türkiye gerçeğini tersten görmeye devam ediyor.
Bir entelektüel olarak hukukun üstünlüğüne, demokrasinin erdemine, insan haklarına saygı göstermesi gerektiği halde, hukuksuzlukların, demokrasiyi ayaklar altına almanın ve insan özgürlüğüne darbe vurulmasının yanında olduğu gibi bir görünüm sergiliyor.
Sovyetler Birliği’nin yıkılmasından ve iki kutuplu dünyanın sona ermesinden sonra Türkiye’de de ordunun gücünü kaybettiğini ve bunun çok doğal olduğunu unutup, iktidarı “ordunun gücünü azalttı” diye alkışlayabiliyor.
Asıl uygulamanın Türkiye’yi dönüştürmek için asker üzerinden tüm muhalefeti susturmak, Türkiye’yi bir korku ülkesine haline getirmek olduğunu nedense görmezden geliyor.
Ne yazık ki, darbeler konusunda bile çok az şey bildiği çıkıyor ortaya. Ordu Türkiye’de hiçbir zaman laiklikle ilgili bir hassasiyet üzerine darbe yapmadı. Hatta öyle ki “Atatürk adına yönetime el koyduklarını” söyleyen 12 Eylül generallerinin dini nasıl kullandıklarını, “Rabıta” desteğini Türkiye’ye soktuklarını bile bilmiyor.
Nobel ödülü aldığında, bunun siyasi bir karar olduğunu bildiğim halde çok sevinmiştim. Okurlardan gelen tepkilere de göğüs germeye çalışmış ve “AKP iktidarının yarattığı iklimde Orhan Pamuk’u anlamak zor olabilir, bu iklim değiştiğinde durum farklı olacaktır” diye savunmuştum.
Ancak Orhan Pamuk insana “yok artık” dedirtiyor.
Bu kadar yetenekli, bilgili, entelektüel gelişimi çok yüksek bir yazarın nasıl bu kadar ülke sevgisizliği içinde olduğunu artık anlamıyorum.
Pamuk yine dış basına konuşmuş.
Sanıyorum Nişantaşı, New York, Londra, Hindistan’ın tatil beldeleri arasında mekik dokuduğundan olacak Türkiye gerçeğini tersten görmeye devam ediyor.
Bir entelektüel olarak hukukun üstünlüğüne, demokrasinin erdemine, insan haklarına saygı göstermesi gerektiği halde, hukuksuzlukların, demokrasiyi ayaklar altına almanın ve insan özgürlüğüne darbe vurulmasının yanında olduğu gibi bir görünüm sergiliyor.
Sovyetler Birliği’nin yıkılmasından ve iki kutuplu dünyanın sona ermesinden sonra Türkiye’de de ordunun gücünü kaybettiğini ve bunun çok doğal olduğunu unutup, iktidarı “ordunun gücünü azalttı” diye alkışlayabiliyor.
Asıl uygulamanın Türkiye’yi dönüştürmek için asker üzerinden tüm muhalefeti susturmak, Türkiye’yi bir korku ülkesine haline getirmek olduğunu nedense görmezden geliyor.
Ne yazık ki, darbeler konusunda bile çok az şey bildiği çıkıyor ortaya. Ordu Türkiye’de hiçbir zaman laiklikle ilgili bir hassasiyet üzerine darbe yapmadı. Hatta öyle ki “Atatürk adına yönetime el koyduklarını” söyleyen 12 Eylül generallerinin dini nasıl kullandıklarını, “Rabıta” desteğini Türkiye’ye soktuklarını bile bilmiyor.
Sözler ,Özlü Sözler , Anlamlı Sözler,Yazıları
Can Ataklı,
Orhan Pamuk
İlişkiler ve Beraberlikler
İlişki ve beraberlik kelimeleri aslında aynı anlamdaymış gibi kullanılsa da pek çok açıdan farklı anlamlar taşıyan sözcüklerdir. İlişki her zaman bir cinsiyet içermez ama beraberlik dediğimizde ilk akla gelen hemen her zaman karşı cins olur.
Beraberlik daha çok kadın ve erkek ilişkisini içerir.Ama ilişki için aynı şey söz konusu değildir.İş ilişkisi,arkadaşlık ilişkisi, kardeş ilişkisi,ebeveyn ilişkisi gibi pek çok ilişkiden bahsedebiliriz.Oysa arkadaşlık beraberliği ya da iş beraberliğinden söz edemeyiz.Bu anlamda beraberlikler daha çok kadın erkek birlikteliğini çağrıştırır.
Beraberlik daha çok kadın ve erkek ilişkisini içerir.Ama ilişki için aynı şey söz konusu değildir.İş ilişkisi,arkadaşlık ilişkisi, kardeş ilişkisi,ebeveyn ilişkisi gibi pek çok ilişkiden bahsedebiliriz.Oysa arkadaşlık beraberliği ya da iş beraberliğinden söz edemeyiz.Bu anlamda beraberlikler daha çok kadın erkek birlikteliğini çağrıştırır.
Sözler ,Özlü Sözler , Anlamlı Sözler,Yazıları
beraberlikler,
İlişkiler
Eşler Arasındaki İletişim
Evlilikler,bilindiği gibi bir hayatı birlikte sürdürmek ve hayatın sorumluluklarını paylaşmak amacıyla kurulur. Aslında olayın güdüler kısmını düşündüğümüzde asıl amaç soyun devamını sağlamaktır ve bu yolla nesilden nesile yaşam sürdürülmektedir.
Toplumsal amacı yönünden bakıldığında evlilik, klasik tabiriyle acı tatlı pek çok olayın yaşanabileceği ve böyle anlarda da yanı başında elini uzatabileceği bir eş bulmayı ummanın diğer adıdır. Evlilik gibi hem toplumsal hem de bireysel bir ilişkide bir çok açıdan farklı paylaşımlar vardır. Ancak her şeyin öncesinde ve temelinde olan en önemli konu ise eşler arasındaki iletişimdir.
Toplumsal amacı yönünden bakıldığında evlilik, klasik tabiriyle acı tatlı pek çok olayın yaşanabileceği ve böyle anlarda da yanı başında elini uzatabileceği bir eş bulmayı ummanın diğer adıdır. Evlilik gibi hem toplumsal hem de bireysel bir ilişkide bir çok açıdan farklı paylaşımlar vardır. Ancak her şeyin öncesinde ve temelinde olan en önemli konu ise eşler arasındaki iletişimdir.
Sözler ,Özlü Sözler , Anlamlı Sözler,Yazıları
arasındaki,
eşler,
İletişim
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)