“Konfor alanı kötüdür” mottosuyla, her şeyin sürekli daha iyiye, daha yükseğe gitmesi gerektiği yanılsamasına kapılanlar oluyor. Memnun olduğu işi bırakan, sevdiği şehri terk eden, sağlam giden ilişkisini birden “yeterince heyecanlı değil” diye sorgulayanlar… Bu inanç, modern hayatın pompaladığı bir tuzak aslında.
Oysa insan hayatı düz bir yükseliş grafiği değil; dalgalı bir ritmi var. Değişim dönemleri ve istikrar dönemleri birbirini tamamlar. İşler yolunda gittiğinde bu ikisi dengeli bir şekilde ardı ardına gelir.Dış dünyada büyük değişimler – yeni iş, yeni şehir, yeni ilişki – bütün enerjini adaptasyona harcatır. Beynin hayatta kalma modunda çalışır;
Oysa insan hayatı düz bir yükseliş grafiği değil; dalgalı bir ritmi var. Değişim dönemleri ve istikrar dönemleri birbirini tamamlar. İşler yolunda gittiğinde bu ikisi dengeli bir şekilde ardı ardına gelir.Dış dünyada büyük değişimler – yeni iş, yeni şehir, yeni ilişki – bütün enerjini adaptasyona harcatır. Beynin hayatta kalma modunda çalışır;




.jpg)




